Bu röportaj, 12 Eylül 2024 tarihinde, The International Ana Etkinliği başlamadan bir gece önce yapılmıştır.

Hey, öncelikle turnuvada şimdiye kadar elde ettiğiniz başarılar için tebrikler - şimdiden ilk 6'ya girdiniz ve yarın kazanmanız ilk 3'ü garantileyecek! TI'a hazırlık sürecinden bahsederek başlayalım. TI davetlerinin açıklanacağını öğrendiğimizde (çünkü başka etkinlikler ve bölgesel elemeler yaklaşıyordu), Team Liquid'in bir davet alıp almayacağı konusunda toplulukta geniş bir düşünce yelpazesi vardı. Herkes en az üç takımın davet alması gerektiğini düşündü, ancak topluluk üç, dört, beş veya altı arasında oldukça bölünmüş durumdaydı. İçinizde bir kesinlik var mıydı?

Açıkçası, kesin olarak davet alacağımızı düşündüm. Sezonun başında, ilk LAN'larda 2. ve 3. bitirdiğimizi birçok insanın unuttuğunu düşündüm. Elbette bazı vasat sonuçlarımız da oldu, ancak tüm LAN'larda çok iyi sıralamalar elde ettik. Bence çevrimiçi turnuvaların çok daha az değeri var - bu yüzden davet almazsak oldukça şaşırırdım. Davet edilmemize şaşıran kişilere de biraz şaşırdım ama sonra istatistiklere baktım ve muhtemelen altıncı sırada olduğumuzu gördüğümde mantıklı geldi. Yıl ortasında küçük bir ara verdim, bu yüzden o turnuvaların bir parçası olmadığım için çok çarpık bir bakış açım vardı.

Davetlerin açıklanmasının hemen ardından Riyadh Masters'da Spirit ve Falcons'u playoff tablosunda yenip ikinci oluyorsunuz; ardından Elite League Season 2'yi kazanıyorsunuz. Bu aynı zamanda Team Liquid olarak ilk LAN galibiyetinizdi. Bu kadar uzun bir süreden sonra bir LAN kazanmak bir rahatlama mıydı?

Evet, Liquid ile ilk galibiyetim ESL One Almanya'daydı ve bu çevirimiçi bir turnuvaydı (2020'de). Sonra bir milyon 2.lik derken, ilk LAN zaferim [... Elite League S2'de]. Tüm turnuvaları kazanmak harika olurdu ama bize hep bir şeylerin eksik olduğu açıktı ve daima bir şeyleri düzeltmeye çalışıyorduk. Bu sefer düzgün bir iş çıkardık, hatta finalde 1win karşısındayken: iyi durumdaydı ve bizim için yenmesi zor takımlardan biri. Bu bir rahatlama oldu ve bence diğerleri için de, bu bir tier 2 etkinliği olsa bile o engeli aşmak güzeldi.

Eğer yılın geri kalanında oldukça kötü olsam da bir turnuva kazanmayı yapabileceğimiz bir şeyle kıyaslayacak olsam, biz her zaman mevcut tutarlılığı tercih ederdik.

Bu tutarlılığı yaratan şeyin ne olduğunu düşünüyorsunuz? Çok süreç odaklı bir sistem mi, yoksa işleri düzeltmek için doğru zamanlarda harekete geçen birçok insan mı?

İşleri düzeltmek için çok fazla kaynağımız var - her birimizin takımı bir takım gibi hissettirmesi için kendi yollarına odaklanabilecek birkaç koçumuz var. İyi fikirleriniz varsa ve onlarla birlikte hareket ederseniz turnuvaları kazanabilirsiniz, ancak bence tutarlılığımız aynı zamanda uzun ömürlü bir zihniyete sahip olmamızdan da kaynaklanıyor. İşe yaramadığında bile ilkelerimize sadık kalıyoruz. Çok çalışarak aşırı yüklenmekten kaçınıyoruz, bir seferde ne kadar çalışmamız gerektiğine dair iyi bir denge bularak. Profesyonel sporcular gibi, doğru zamanda zirveye odaklanıyoruz.

Uzun vadeli planlamadan bahsetmişken, takımınızın çekirdeği Insania, Boxi, Micke, tüm zamanların en deneyimli rekabetçi üçlüsü. TI3 Alliance, ya da TI7 Liquid-sonra-Nigma ekibinden ya da Yellow Submarine / Team Spirit’tan daha fazla. Team Liquid'e katıldığınızda yaklaşık 500 oyunları vardı, şimdi 1300'den fazla maçları var. Bu sıkı bağlı oyuncu grubunun güvenini nasıl kazandınız ve onlarla tamamen bütünleşmiş hissettiğinizde?

Başlangıçta benim için ilginçti. Bir oyuncu olarak Dota'dan ayrılmış ve farklı bir kariyer yoluna yönelmiştim. Dota'dan tamamen çekilmeye hazırdım ve bu takıma tesadüfen katıldım. Başlangıçta zordu çünkü ben uzun süredir birlikte kalan bir grupta yeni üyeydim. Zamanla daha yakın olduk ve bence benim güçlü yönlerimden biri, insanların nasıl hissettiğini anlamak ve işlerin yolunda gitmediğinde onları desteklemek. Onlardan kazandığım güvenin büyük bir kısmı, daima onların yanında olmuş olmamdı - takımımızda insani yön çok önemlidir. Yıllar boyunca yaşanan iniş çıkışlar bir bağ oluşturdu, ve bu noktada o kadar uzun süre takımda bulundum ki, bu yıl başında bir ara verdiğimde bana "seni ne kadar özlediklerini" söyleyen mesajlar atmaya başladılar!

Bu bir arkadaş grubu gibi ve bazen birlikte o kadar çok zaman geçiriyorsunuz ki, onlar en yakın arkadaşlarınız oluyorlar. Etkinliklerde çok fazla zaman geçiriyoruz: geç saatlerde bir şeyler hakkında konuşmak, odaları paylaşmak ya da 2023'te Lima'da bir oyuncu yerine oynamak zorunda kaldığım zamanlar. Bence birbirimizle sahip olduğumuz dürüstlük anlayışı, sorunları sürekli olarak çözmek için çalışmamıza neden oluyor; sorunları sadece bir kenara itmek ya da diğer takımların yapabileceği gibi oyuncuları değiştirmek yerine. Bu, sürekli olarak birbirimize ilerletmeye çalıştığımız anlamına gelir, takım içinde siyaset yaparak ya da suçlanacak kişiler aramaktan ziyade.

Şansa, oyunda yüksek yetenekli olan, aynı zamanda duygusal açıdan da zeki insanlar olan bir takıma sahibiz. Onlara insan olarak yüksek bir saygı duyuyorum.

Uzun süreli çekirdeğe rağmen, yıllar içinde bazı tanıdık isimler gelip gitti. MATUMBAMAN, qojqvq, zai gibi oyuncular. Onlar ayrıldığında üzülüyor musunuz, yoksa sadece izleme sürecine ve takımın derinliğini nasıl etkileyeceğine mi güveniyorsunuz? Liquid'de kim daha çok izleme yapıyor?

Çoğunlukla Blitz, ancak son zamanlarda yargıma güvendiği için bu işte bana daha fazla sorumluluk verdi. Biri gittiğinde elbette üzülüyoruz - Dota'nın bazı büyük isimleri ve onlardan çok şey öğrendik. Ancak yeni oyuncular aldığımızda her zaman işlerin çalışacağını hissediyorum. Yavaş yavaş usta olurken takımımıza yeni oyuncular öğretmek heyecan verici.

The International'daki büyük konuşulan konulardan biri Avrupa'nın (hem Batı hem Doğu) üstünlüğü. Eğer Team Spirit, Xtreme Gaming'i yenerse, ilk 8'de 7 Avrupa takımı olacak. Sizce bunu ne tetikledi ve bundan kurtulabilir miyiz?

Bunun büyük bir nedeni, en üst seviyede olan Kuzey Amerika ve Çin sunucularının ölmesidir. Çinli oyuncular tamamen SEA'de oynuyor, Kuzey Amerikalı oyuncular Avrupa'da oynuyor - hatta bazı Güney Amerikalı oyuncular da Avrupa'da oynuyor. Amerika'da maliyetlerin yüksek olması ve espor balonunun sönecek olması ve maliyetlerin kısılması. Güney Amerika hala oldukça sağlıklı ve yetenek dolu. Bu oldukça üzücü çünkü Çin bölgesinin gerçekten zorlandığını düşündüm ve sonra Ame ve Faith_bian küçük bir geri dönüş yaptı ve sahneyi canlandırdı - ama evet, bu harika bölgelerin mücadele etmesi ve herkesin en iyilerle birlikte olmak için Avrupa'ya taşınmak istemesi üzücü.

En iyinin en iyisi olmak için en iyiyle çalışmalısın. Bu yüzden herkes yavaş yavaş sadece Avrupa'da oynamak zorunda kalıp sorunu daha da kötü hale getirecek. Gerçekten çözümün ne olabileceğini bilmiyorum, ancak bence bu, sahnesinin artık eskisi kadar büyük olmamasının bir belirtisi. Bazı Çinli oyuncularla konuştum ve daha fazla takım olacağına dair umudum var. Örneğin, Team Zero oldukça umut vericiydi ve nasıl oynadıklarını beğendim - oldukça ferahlatıcı oldu.

Bence Çin'de daha fazla turnuva düzenlemeye ihtiyacımız var, COVID'den beri orada sadece bir turnuva düzenlendi ve Riyadh'dan hemen sonra gerçekleşti ve diğer etkinliklerle çakıştı.

Belki de G-1 Champions League gibi bir şeyin geri dönüşü olabilir, burada birçok Çin takımı ve bazı uluslararası takımlar katılır?

Kesinlikle katılıyorum ve oyuncular DPC'yi sevmeseler de, yeni yetenekleri getirmek için harikaydı. DPC iptal edildikten sonra işler şimdilik iyi görünüyor ama birkaç yıl içinde gerçekten hiç yeni oyuncu kalmayacak.

Bu yılki The International, hem oyun sayısı hem de süre açısından en kısa olanlardan biri. Grup aşamasında sadece 3 takımla oynuyorsunuz ve ardından büyük bir Çift Eleme braketi başlıyor. Geçmişe kıyasla bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Büyük grupları özlüyorum. Komik olan, katıldığım ilk TI'nin Singapur'da yapılmış olması ve orada rekor sayıda oyun oynamıştık. Son Şans Elemesi'nde gruplardan gelmiştik, ardından Üst Braketi başladık ama hemen Alt Braket'e düştük ve Alt Braket Finalleri'ne uzun bir yol katedtik. Şimdi 8-3 pusulun içindeyiz ve sadece 7 oyun daha kazanarak TI'ı kazanabiliriz, bu da biraz saçma geliyor.

Ayrıca daha uzun bir turnuva sırasında evrimleşen bir metagame konsepti de var - ki bu daha kısa bir grup aşamasından sonra şimdi de olabilir. Yakın zamanda gelen bir yama rağmen, stabilleştiğini düşünüyor musunuz yoksa keşfedilecek daha çok şey var mı?

Eminim ki daha görmediğimiz bazı kahramanlar olacak. İyi iş yapanların ve yapmayanların istatistiklerine bakıyordum ve örneklem boyutu o kadar küçük ki kazanma oranı anlamsız. Luna buna iyi bir örnek, herkes onu iyi sanıyor ama pek çok oyunu, insanlar onun iyi olduğunu fark etmeden ve nasıl başa çıkılacağını anlamadan önce kazandı. Yani, istatistikler yanıltıcı.

Tamam, son soru o zaman. İkisini üst üste kazanarak Büyük Finallere çıkacağınızı varsayarsak, Alt Braket finallerinde kimlerin karşılaşacağını düşünüyorsunuz - sizinle katılmak için savaşacaklar?

Falcons/BetBoom serisi çok önemli bir seri. Eğer BetBoom kazanırsa, bence onlar ve Tundra Alt Braket Finallerinde karşılaşacak. Eğer Falcons kazanırsa, ben Tundra ile Alt Braket Finallerinde karşılaşacak olanın onlar mı yoksa Gaimin mi olduğuna emin değilim.