Six Invitational 2025 grup aşamaları başlamadan önce, FURIA Esports oyuncusu Felipe "FelipoX" Lucia ile konuşma şansı yakaladık. Bo3.gg için gerçekleştirdiğimiz röportajda, profesyonel oyuncu yaklaşan etkinlik için takımın hazırlıklarını, Rainbow Six Siege’in popülerliğini ve Brezilya sahnesinin bu disiplindeki önemini tartıştı.

Invitational 2025, özellikle profesyonel oyuncular için büyük bir etkinlik gibi görünüyor. Sahneyi yakından takip etmiyordum ama şimdi yeni kadroları ve tabi ki sizin takımınızı son şampiyon olarak görmek için sabırsızlanıyorum. Turnuva yaklaştıkça duygusal olarak nasıl hissediyorsunuz?

Six Invitational, Rainbow Six’teki en büyük turnuva. Her yıl gerçekleşen bir Siege kutlaması diyorum ben. Oyuncular için yarışmak bir onur. Profesyonel olmadan önce her zaman hayalimdi. Bu yıl, unvanımızı korumaya çalıştığımız için daha da büyük hissediliyor, bu da bize ekstra bir yük ekliyor.

Bu ekstra baskı sizi etkiliyor mu? Bir psikolog veya koçla üzerinde çalıştınız mı? Metal işçiliğinde olduğu gibi, biraz baskı güç yaratmak için gerekli, ancak çok fazla baskı her şeyi çökertiyor.

Son şampiyon olarak, kesinlikle baskı var. Ama son Major için kalifiye olamadığımız için, bu sefer favorilerden biri olduğumuzu düşünmüyorum. İnsanlara sorsanız, sahnedeki çoğu kişi W7M’yi veya son Major’ı kazanan BDS’yi favori olarak söylerdi. Dolayısıyla, unvanımızı korumanın ağırlığını hissederken, dış baskı altında değiliz.

Zaferinizden bu yana bir yıl geçti ve çok şey yaşandı. Kendi ateş gücünüz açısından, kendinizi şu anda nerede görüyorsunuz? Açıkça, her takım kazanmak için yarışıyor, ama performansınızdan memnun kalmanız için minimum bir hedefiniz var mı?

Six Invitational’da hiçbir zaman ilk dördün altına düşmedim, bu yüzden benim için minimum bu.

Turnuva sırasında kaçınmayı tercih ettiğiniz takımlar var mı?

Hayır, gerçekten değil. Şampiyon olmak istiyorsanız, rakiplerinizi seçemezsiniz.

Hazırlıklarınızdan bahsedin. Bootcamp'te ne kadar zaman geçirdiniz ve antrenmanınız nasıl göründü?

Son Major için kalifiye olamadığımız için, o dönem boyunca uzun bir ara verdik. Aralık ayında Six Invitational için hazırlanmaya başladık ve Aralık ve Ocak boyunca antrenman yaptık. Bugün, turnuvadan önce 10 günlük bir bootcamp için Los Angeles'a seyahat ediyoruz. Yani toplamda, neredeyse iki aylık bir hazırlığımız oldu.

LA'deki bu bootcamp için özel hedefleriniz var mı, yoksa daha genel bir hazırlık mı?

Hepsi kapsamlı bir hazırlık. Ana hedef, çoğunlukla Brezilyalı takımlarla scrim yaptığımız için, Kuzey Amerika ve Avrupa takımlarına karşı pratik yapmak. Aynı takımlara karşı oynamak bir noktada tekrarlayıcı hale geliyor.

R6'nın benzersizliği, yılın en büyük turnuvalarından biriyle başlaması. Geçen yıl Invitational’ı kazandıktan sonra Atlanta’yı kaçırmakla nasıl başa çıktınız? Kadro değişikliklerini düşündünüz mü yoksa başka bir yaklaşım mı benimsediniz?

Montreal için kalifiye olamamak gerçekten zordu. Her turnuvada bir yılı aşkın süredir yarışıyorduk ve derinlere iniyorduk, bu yüzden bir Major’ı kaçırmak büyük bir gerilemeydi. Ne yanlış gittiği ve neyin değişmesi gerektiği hakkında çok tartıştık ama sonunda kadro değişiklikleri yapmamaya karar verdik. Takıma inandık ve sorunlar yaratıyoruz farkına vardık.

Yani fazla mı düşündünüz?

Evet, tam olarak.

Oyun içi lider olarak, takımın mücadelelerinden dolayı ekstra bir sorumluluk hissettiniz mi? Anlayabiliyorum—ben de bir genel yayın yönetmeniyim ve ekibim kötü bir ay geçirdiğinde, onları hayal kırıklığına uğrattığımı hissediyorum. Kendi liderliğinizi gözden geçirdiniz ve çağrı tarzınızda değişiklikler yaptınız mı?

Tabii ki, IGL olarak sorumlu hissediyorum. Ancak kendime fazla baskı yapmanın yardımcı olmayacağını da biliyorum. Stresi yönetmek için antrenörümle yakın çalıştım ve çağrı stilimde ve stratejilerimde bazı ayarlamalar yaptım.

Birçok insan bunu konuşmayı sevmez, ancak ben iş tatminsizliklerini ailemle paylaşmanın faydalı olduğunu düşünüyorum. Tüm ayrıntıları anlamasalar da, destek sağlayabilirler. Siz de benzer bir şey yapıyor musunuz?

Evet, tamamen katılıyorum. Espor dışındaki insanlarla konuşmak farklı bir perspektif sağlıyor. Ailemle işim hakkında çok konuşuyorum ve ayrıca stresle başa çıkmam için bana yardımcı olan bir takım psikoloğumuz var.

Ailenizin size verdiği herhangi bir tavsiye var mı?

Fazla düşünmemek.

Bu röportajda tekrar eden bir tema gibi görünüyor. Brezilya Ligi hakkında son bir soru—W7M ile olan rekabetinizi "şiirsel adalet" olarak nitelendirir misiniz? Geçen yıl, onlarla Invitational'da oynadınız, sonra takımları değiştirdiniz ve yıl sonunda onlar sizi eledi. Kişisel mi hissediyorsunuz yoksa bu sadece başka bir maç mı?

Bu sadece başka bir maç. İlk aşamada, onları Son Şans Elemelerine gönderdik ve yıl sonunda, onlar bizi oraya gönderdi. Yani, eşitiz. Bu Invitational'da karşılaşırsak, kimin daha iyi olduğunu göreceğiz.

Bildiğim kadarıyla grup aşamasındaki eşleşmeler henüz açıklanmadı, doğru mu?

Hayır, henüz açıklanmadı.

Üzücü.

Neyse, herkesle oynayacağız.

En tehlikeli takımlar olarak W7M ve BDS'yi belirtmiştiniz. Bir hayran perspektifinden, onlar bariz favoriler gibi görünüyor. Gerçek bir tehdit olabilecek küçümsenen takımlar var mı?

Evet, Team Secret'ı söyleyebilirim. Onlar her turnuvada bir yılı aşkın süredir kalifiye oluyorlar ve bence grubumuzdaki tehlikeli ve küçümsenen bir takım. Bir diğeri de Team JOEL olabilir. Onlar Bleed idi ve APAC'ten geliyorlar. Onlar da oldukça güçlü.

Oyun içi lider olarak rolünüz hakkında konuşalım. Liderlik bazen sinir bozucu olabilir, ancak aynı zamanda inanılmaz derecede ödüllendirici de olabilir. IGL olmayı en çok neden seviyorsunuz?

En çok sorumluluğu seviyorum. Tabii ki, kaybettiğimizde suçu üstleniyorum, ancak kazandığımızda çok daha ödüllendirici hissediyor. Ayrıca kendi stilimi ve oyun vizyonumu uygulamayı seviyorum. Her şey benden geçiyor ve bu hoşuma gidiyor.

Liderlik tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Tek kelimeyle—çok yönlü.

Yani, katı, otoriter bir kaptan tipi değilsiniz?

Hayır, kesinlikle değil. Çok uzağım.

Önemli maçlar öncesinde büyük motivasyon konuşmaları yapıyor musunuz?

Evet yapıyorum ama ön oyun konuşmalarının çoğu antrenörümüzden geliyor. O bu konuda gerçekten iyi.

Sezon sona erdikten sonra, Noel ve Yeni Yıl üzerinde bir mola verdiniz. Bu zamanı nasıl geçirdiniz?

Aralık boyunca antrenman yaptık ve sadece Noel ve Yeni Yıl için ara verdik. Yaklaşık 10 gün izin aldım—memleketimde ailemi ziyaret ettim, arkadaşlarımla vakit geçirdim ve plaja gittim. Ocak 3'te işe geri döndüm.

Siege'de en sevdiğiniz şey nedir? Oynamak için bu kadar zaman harcadınız—sizi ne bağlıyor?

Karmaşıklık.

Turnuva ödül parasının dışında, onu bu kadar ödüllendirici kılan nedir?

Bu, Counter-Strike gibi taktiksel bir FPS'dir, ancak her biri benzersiz yeteneklere sahip yaklaşık 70 operatör var. Bu, sonsuz stratejilere izin veriyor ve her zaman yeni bir şey görüyorsunuz. Bu, eğlenceli olmasını sağlıyor.

Aylarca çalışıyorsunuz, sadece yaklaşık 10 gün dinleniyorsunuz. Burnout konusunda endişelenmiyor musunuz?

Bu ince bir denge. Ancak Montreal Major’ı kaçırdıktan sonra, oyundan neredeyse bir ay uzaktaydık, bu da sıfırlamamızı sağladı. Bu aradan sonra, daha iyi olmaya ve Six Invitational'da iyi bir sonuç almaya gerçekten açtık.

Bu sürede BR Premier Finalleri'nde oynadınız ve büyük finalde FaZe'ye kaybettiniz. Bu turnuva, geliştirmeniz gereken alanları mı vurguladı yoksa daha çok bir test ortamı mıydı?

Daha çok bir test alanıydı. Üç haftalık bir mola sonrasıydı ve turnuvayı yeni şeyler denemek için kullandık. Doğru yolda olduğumuzu gösterdi.

R6 hakkında bilgi edinmeye başladığımda, Güney Amerika sahnesinin ne kadar güçlü olduğuna şaşırdım. Counter-Strike burada her zaman büyük bir yer tuttu, ancak sizce Siege neden Brezilya’da bu kadar popüler?

Brezilya bir Siege gücü. Her yıl Kuzey Amerika veya Avrupa'dan daha fazla yetenekli oyuncumuz yetişiyor. Şimdi G2'de bile Brezilyalı oyuncularımız var. Brezilya’nın Siege’de neden bu kadar iyi olduğunu bilmiyorum ama olduğumuz için mutluyum.

W7M’den intikam alma şansınız vardı. O maç sizin önemli bir anınız mı oldu yoksa üzerinde durmuyor musunuz?

Dediğim gibi, bu yıl eşitiz—bir kez kazandılar, bir kez biz kazandık. Six Invitational'da karşılaşırsak, daha iyi olan takımın kim olduğunu kanıtlamayla ilgili olacak.

Aslında farklı bir maça odaklanmak istemiştim. Bir major turnuva öncesinde bir final kaybetmenin iyi bir şey olabileceğine inanan bazı insanlar var; bu, geliştirilmesi gereken alanları ortaya çıkarır ve takımı zafer için aç bırakır. Bu finali kaybetmek, düzeltmeniz gereken bir şeyi vurguladı mı?

Evet, belirttiğim gibi, Premier Finalleri bizim için daha çok bir test sahasıydı. Ama haklısınız—kazansaydık, bazı sorunları gözden kaçırabilirdik. Kaybetmek, hala düzeltmemiz gereken şeyler olduğunu açıkça gösterdi.

Fark ettiğiniz belirli zayıflıklar var mı?

Kalkanlara karşı oyunumuz iyi değildi, ancak Premier Finalleri'nden önce bu sorunu zaten teşhis etmiştik.

Oyuncular sezonlar arasında sık sık kadro değiştirir, ancak bu takımla oldukça uzun süredir berabersiniz. Bu dizilişe bu kadar bağlı olmanızı sağlayan nedir?

Kadro istikrarına inanıyorum. Bu takıma katılmadan önce üç yıl boyunca aynı kadrodaydım. Benim görüşümde, kesinlikle gerekmediği sürece sık sık değişiklik yapmak iyi değil. Katıldığımda güçlü bir takımımız olduğunu ve uzun süre birlikte kalacağımızı biliyordum. Şimdi neredeyse iki yıl oldu ve hala takım arkadaşlarımın rollerinde en iyi olduklarına inanıyorum. Değişiklikler için bir neden görmüyorum.

Kadro değişikliklerinden bahsetmiyordum—birlikte oynamaktan zevk aldığınız açık. Sadece bir turnuva kazandığınız bir klip gördüm ve yüzlerinizdeki saf sevinç eşsizdi. Sorum daha çok takımın kimyası hakkındaydı. Bu grupla oynamaktan en çok neyi seviyorsunuz?

Gerçekten birlikte oynamaktan keyif alıyoruz, ama bundan daha fazlası, oyun dışında arkadaşız. Birlikte çok vakit geçiriyoruz ve bence böyle güçlü bir atmosfer yaratıyor bu.

Her takım arkadaşınız hakkında, hayranların bilmiyor olabileceği bir şey paylaşabilir misiniz?

Jv92 gerçekten çılgın.

Ne şekilde?

Bilmiyorum nasıl ifade edebilirim—o sadece benzersiz. Onun gibi biriyle hiç tanışmadım.

Bootcamp’ten aklınıza gelen özel hikayeler var mı?

Oh, çok var ama bazılarını burada paylaşamam!

Tamam, belki JV hakkında değil, ama sadece beş erkeğin birlikte eğlendiği, yürekten bir hatırayı paylaşabilir misiniz?

Evet, geçen yıl Major için Manchester'dayken, Old Trafford'da bir Manchester United maçına gittik. Hepimiz için bir Premier League maçı görmek bir hayaldi. Trenle geri dönerken, çok yorulmuştuk ama boş trende Brezilya şarkıları söylemeye başladık. Sadece İngiltere'de, Brezilya'dan beş erkek, harika vakit geçirdik.

Paylaşamayacağınız birkaç hikaye olduğunu tahmin ediyorum.

Oh evet, daha iyileri var ama burada kesinlikle anlatamam.

Çok fazla alkol ve çok fazla Cola, değil mi? Peki, sırlarınızı saklayın. Bu arada, Brezilya'dan olduğunuz için futbol hayranı olduğunuzu varsayıyorum?

Evet.

Takım arkadaşlarınız farklı kulüpleri mi destekliyor?

Evet, herkes farklı bir takımı destekliyor.

Hangi takımı destekliyorsunuz?

São Paulo.

Neden São Paulo?

Antrenörümüz ve Nate Santos'u destekliyor, ancak hepimiz Brezilya’nın farklı bölgelerinden geldiğimiz için herkesin farklı bir takımı var.

Takımınızı mentalite, sonuçlar ve genel hava açısından bir futbol kulübüyle kıyaslamanız gerekirse, hangi kulüp aklınıza geliyor?

Biz Real Madrid gibiyiz. Çünkü birlikte her şeyi kazandık ve onlar en büyük futbol kulübü.

Eminim birçok insan buna katılmayacaktır. Bu arada, uzun zamandır Barcelona hayranıydım.

Evet, anlıyorum. Aslında Barcelona’yı Real Madrid’den daha çok seviyorum ama hadi, Madrid daha büyük.

Barcelona'nın zirvede olduğu zamanlarda futbolu daha çok seviyordum—Ronaldinho, Milan'daki Shevchenko... o günler.

Evet, o zamanlar sadece bir çocuktum.

Tamam, toparlamaya başlayalım. Farklı takımlar için oynadınız, ancak FURIA ile olmayı en çok neden seviyorsunuz? Yönetim mi, ortam mı?

FURIA, oynadığım en iyi takım. Kesinlikle en büyükleri. Ortam, antrenman yaptığımız ofis, çalışanlar—hepsi harika. Herhangi bir sorunumuz olduğunda, hızlı bir şekilde çözümler buluyor ve bizi desteklemek için oradalar. Onlara gerçekten bir dünya şampiyonluğu getirmek istiyorum.